ÖTV düzenlemesiyle müşterinin tercihi değişecek!..
“Toyota Türkiye olarak meselemiz satmak değil, araç bulmak”
Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş. CEO’su Ali Haydar Bozkurt sektör hakkında değerlendirmeler yaparak Toyota’nın Türkiye’de rekor satışlarına değindi. Toyota’nın bu yılı 85 bin ve üzeri adetlik rekor satışla tamamlayacağını belirten Bozkurt, şunları söyledi;
“Binek araçlarımızla elde ettiğimiz yüksek satış performansı ve hafif ticari araç ailesinde sunduğumuz yeniliklerle birlikte Toyota Türkiye olarak yeni bir rekora doğru ilerliyoruz. Geçtiğimiz yılı 61 bin adetle kapatmıştık ve bu yılı 85 bin adetle tamamlayacağız. 17-20 bin adet üzerinde olabilecek potansiyelimiz varken bazı modellerde istediğimiz adetleri alamadığımız için yılı 85 bin adetlerde kapatacağız.
Yıl sonuna kadar daha fazla alokasyon alabilirsek, bu 85 binlik rekor satış rakamını daha yukarıya da taşıyabiliriz. Toyota Türkiye olarak bizim meselemiz aslında satmak değil, araç bulmak. Bildiğiniz gibi Toyota dünyanın en çok satan markası. Her ülkeden yüksek araç talebi devam ediyor. Dolayısıyla her modelden istediğimiz adetleri alamayabiliyoruz.”
Pazar değerlendirmesi
“2025’in ilk 7 ayında beklenenin üzerinde bir pazar adedi elde edildi ve geçen yılın üzerinde bir tempo ortaya çıktı. Bu hızla devam edilirse pazar, 1 milyon 250 bin ve 1 milyon 300 bin arasında bir adede doğru gidiyor. Geçtiğimiz ay gerçekleşen ÖTV değişikliğinin ardından herkes, ‘pazar buna nasıl tepki verecek?’ diye bekliyordu. Şu ana kadar gözlemlediğimiz kadarıyla, olumsuz bir tepki yok. Bu hızla giderse Ağustos ayının da 100 bin üzerinde çıkması şaşırtıcı olmayacaktır. Yeni ÖTV düzenlemesinin ardından aslında müşterinin tercihleri değişecek. Bugüne kadar ağırlıklı satılan modeller, ithaller ve lüks segment modelleri en üst ÖTV dilimine sıkışmıştı. Şimdi, yüzde 70-100 bandında ÖTV dilimleri getirilmesiyle Türkiye’de üretilen modellerde yüzde 70’ten başlayan bir avantaj oluştu. İthaller ise ağırlıklı olarak yüzde 80 ve yüzde 90 ÖTV bareminde yer almaya başladı. Lüks diye tanımlanan modeller ise yüzde 100 ÖTV dilimine girdi. Herkes bu yeni fotoğrafı analiz etti ve müşterilerin kendileri için avantajlı olan modellere yöneldiğini gözlemliyoruz. Kalan 5 ayda daha düşük ÖTV’si olan modellerin tercih edilme olasılığı daha yüksek. Dolayısıyla şu anki resme göre yıl sonu için 1.25-1.3 milyon arasında bir pazar seyri oluşuyor.
Bununla birlikte elektrikli araçların ÖTV’sinde de artış yapıldı ve yüzde 10’luk en düşük ÖTV baremi, yüzde 25’e çıkarıldı. Yine konvansiyonel motora sahip modellerle belli bir makas var. Diğer yandan CDV diye tanımlanan çok amaçlı kullanıma sahip ticari araçlarda yüzde 15’lik ÖTV avantajı devam ediyor. Bu noktada CDV’lere belli oranda bir kayma olup olmayacağını da, önümüzdeki 1-2 ay içerisinde gözlemleyebileceğimizi düşünüyorum.”
Toyota 2025 genel performansı
“Toyota olarak bu yılın ilk 7 ayında satışlarımızı yüzde 54 artırdık ve ilk 7 ayda 50 bin adedi geçtik. Bazı modellerde istediğimiz adetleri alamamamıza rağmen binek ve ticari araçlar toplamında satışlarımızı önemli oranda artırmayı başardık. Toplamda 50 bin 638 adetlik satışın 42 bin 155’i binek, 8 bin 483’ü ticari araçlardan geldi. Bu yılki artışta en büyük paylardan biri ticari araçlardan geliyor. Bilindiği gibi geçtiğimiz aylarda yeni ticari araçlarımızın lansmanını yaptık ve yeni ek modellerle birlikte ürün gamının tamamını yeniledik. Bu sayede ticari araç segmentinin neredeyse tamamına hitap edecek bir model yelpazemiz var. Yeni ürünlerin de talep görmesiyle birlikte geçen yılın aynı dönemine göre ticari araç satışlarımızı yüzde 98 artırdık. Bundan sonra satışlarımızın yüzde 20-25’lik oranının ticari araçlardan geleceğini tahmin ediyoruz.Sunduğumuz yeni araçların da ticari araç segmentinde anında kabul edildiğini gördük. Yılın ilk 7 ayındaki yüksek performansımızla birlikte binek araçlarda 2. sırada yer aldık. Binek ve ticari araçlarda ise 5. sırada ve ticari araçlarda da 7. sırada bulunuyoruz.”
İlk 7 ay Toyota satışlarının yüzde 52’si SUV modellerden geldi
“Toyota, uzun yıllardan bu yana sedan modelleriyle tüm Türkiye’de çok güçlü bir konum elde etti. Son yıllarda ise Toyota, müşteri talepleri ve segmentteki trendlerle birlikte çok geniş bir SUV ürün yelpazesi oluşturdu. Bizim de satışlarımızın önemli bir bölümü SUV modellerden gelmeye başladı. 2024 yıl sonunda binek araçlarımızdaki SUV satış oranımız %37 iken, 2025 yılı sonunda bu oran yüzde 52’ye yükselecek.
Yaris Cross Hybrid, Toyota C-HR Hybrid, Corolla Cross Hybrid, RAV4 ve Land Cruiser Prado olmak üzere çok farklı ve segmentindeki en iddialı SUV’lara sahibiz. Yenilenen Corolla Cross Hybrid, SUV segment payımız daha da artıracaktır. Bunun içinde C-SUV segmenti liderleri olmamızı sağlayan C-HR ve Corolla Cross öne çıkıyor. Daha önceki yıllarda toplam satışlarımızda Corolla’nın payı yüzde 80’lerdeyken, bu sene yüzde 38’lere kadar düştü. Genişleyen ve yenilenen SUV ürün gamı ve ticari araçlarımızla çeşitliliğimizi artırarak rekor satış adetlerine gidiyoruz.
Aynı zamanda hibrit araç segmentinde de liderliğimiz devam ediyor. Hibritlerde yüzde 20’lik bir pazar payımız var. Tam hibritlerde ise yüzde 73’lük paya sahibiz. 10 araçtan 7.5’i Toyota Hybrid olarak satılıyor.”
ÖTV muafiyetinde ilk tercih edilen marka Toyota oldu
“2024 yılında Toyota satışlarının yaklaşık yüzde 25’i ÖTV muafiyetli araçlardan oluşmuştu. 2025’in ilk ilk 7 ayında, yılın başında gelen yüksek talep ve yeni düzenlemelere adaptasyon süreciyle bu oran yüzde 47’ye kadar yükseldi. Türkiye’de üretilen Toyota C-HR Hybrid ve özellikle üst donanım Corolla Sedan modellerimiz ÖTV muafiyeti avantajıyla çok talep görüyor.
ÖTV muafiyetinde 10 yıl satamama kuralı olduğu için ilk tercih Toyota oldu. Çünkü bizim Toyota olarak Garanti ON hizmetiyle 10 yıllık üretici garantimiz var. Ayrıca Toyota’nın yüksek ikinci el değerli ve sağlamlığı da markanın ÖTV muafiyetinde tercih edilen ilk marka olmasını sağlıyor.”
Sektör, müşteri ve kamu açısından yeni ÖTV düzenlemesi
“Uzun yıllardır kullandığımız ÖTV matrah oranları %70-100 bandında olmak üzere değiştirildi. Sektör açısından bakıldığı zaman Türkiye’de üretilen modeller ve ithaller arasında yüzde 20 civarında bir makas yaratıldığını düşünüyoruz. Yerli ürün sunan markaların satışlarının olumlu etkileneceğini, ithal markaların da olumsuz etkileneceğini tahmin ediyoruz. Nispeten bu sebeple yapıldığını da gözlüyoruz. Müşteri açısından bakıldığında ise, kullanıcılar geçen ay bu düzenleme anons edildiğinde 2-3 hafta bir analiz yaptılar. Ezberlerinde tüm ilgilendiği markaları bir yere oturtmuşlardı ve bir anda o ezber bozulmuş oldu. Temmuz ayında sektör de bu değişikliğe hazır değildi ve biraz zararı göze alarak kampanyalarla bunu kompanse etmeye çalıştılar. Bu aydan itibaren yeni düzenlemenin etkisini ve müşterilerin yönelimini daha net anlayacağız. Kamu açısından ise bu değişikliğin, ithal-yerli oranını dengelenmesi ve toplamda da ÖTV geliri artışı beklentisiyle yapıldığını söyleyebiliriz.”
Ağaçlandırma seferberliği sosyal sorumluluk projesi
“ALJ Türkiye olarak kapsamlı ve büyük bir ağaçlandırma seferberliği başlattık. İklim değişikliği, barajlardaki doluluk oranları ve yağmurun yağmaması gibi birçok etken var. Sadece dağları ve ormanları değil şehir merkezlerini de yeşillendirmemiz gerek. Bizim gibi firmaların bu konuda bir şey yapması gerektiğini düşündük. Öğrenciler bile harçlığından artırarak birkaç fidan dikmeye çalışırken, bizim daha büyük bir şey yapmamız gerekiyordu. Biz de büyük bir hareketle, bunun adını seferberlik koyarak bir çalışma başlattık. İklim değişikliğiyle mücadelede en etkili yollardan biri ağaçlandırma ve biz de ALJ Türkiye çatısı altındaki üç markadan satılan her araç için 10 fidan dikiyoruz. ALJ Türkiye olarak yıllık ortalama satışımızın 140 bin civarında olacağını tahmin ediyoruz ve böylece 1 yılda 1.4 milyon fidanı toprakla buluşturacağız.
Bunu her yıl yapacağız ve bu konuda OGEM-VAK ile çalışıyoruz. OGEM-VAK Türkiye’de nereye, hangi tür ağaç dikileceği konusuna çok hakim. Ayrıca dikilecek fidanların yüzde 10’u meyve ağacı olacak ve yaban hayatını da destekleyecek. Ayrıca fidanların yüzde 80-90’ını tuttuğu için OGEM-VAK bu konuyu yakından takip ederek tutmayanları da yenileyecek. 3-5 yıl sonunda ağaçlar ekolojik bağımsızlığına kavuşuyor ve kendi başına yaşamına devam edebiliyor.