Citroën, sadece otomobil üretmekle kalmıyor, aynı zamanda teknolojik devrimlerin öncüsü olmaya da devam ediyor. 4 Temmuz 1925’te Eyfel Kulesi’ni aydınlatan marka, 100 yıl sonra elektrikli mobilite vizyonuyla şehirleri ve yolları aydınlatma misyonunu sürdürüyor.
Citroën’in hikayesi 1925 yılında Paris’te Eyfel Kulesi’ni şıkır şıkır ampullerle donatarak adını göklere yazmasıyla başladı. André Citroën’in vizyoner yaklaşımı, teknolojiyi halkın hayatına entegre etme tutkusuyla buluştu. Bugün ise bu tutku, markanın elektrikli geleceğe yön veren adımlarında yaşıyor.
Günümüzde elektrikli aracın sadece çevreci değil, aynı zamanda ulaşılabilir olması gerektiğini savunan Citroën, bu vizyonla modeller geliştiriyor. Marka, tüm segmentlerde elektrikliye geçişi destekleyen hibrit ve tam elektrikli çözümler sunuyor.
Citroën, elektrikli mobiliteyi yalnızca bir sürüş deneyimi olarak değil, bir yaşam çözümleri bütünü olarak ele alıyor:
Marka, 2025 yılı itibariyle her segmentte daha uzun menzil, daha düşük tüketim ve daha uygun fiyat stratejisiyle elektrikli mobiliteyi yaygınlaştırmayı hedefliyor. Amaç, daha çok insanı emisyonsuz bir gelecekle tanıştırmak.
GÜNDEM
3 gün önceGÜNDEM
3 gün önceGÜNDEM
4 gün önceGÜNDEM
4 gün önceGÜNDEM
4 gün önceGENEL
4 gün önceGENEL
5 gün önceFORMULA
5 gün önce