2025 yılı Temmuz ayı itibarıyla Türkiye otomotiv pazarı, hem otomobil hem de hafif ticari araç kategorilerinde büyümesini sürdürüyor. Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) verilerine göre, ocak-temmuz döneminde toplam satışlar yüzde 6,5 artarak 715.695 adede ulaştı. Bu büyüme, hem tüketici tercihlerindeki değişimleri hem de üretici ve distribütörlerin pazara verdiği hızlı yanıtları gözler önüne seriyor.
Bu yazıda, otomobil satış trendleri, segment tercihi, motor ve şanzıman türlerine göre dağılımlar, SUV gövde tipi yükselişi, elektrikli araç satışlarındaki patlama ve Türkiye pazarına dair gelecek öngörüleri detaylı şekilde incelenecektir.
ODMD’nin paylaştığı verilere göre:
Otomobil satışları: 572.198 adet (%6,68 artış)
Hafif ticari araç satışları: 143.497 adet (%5,77 artış)
Toplam satış: 715.695 adet (%6,5 artış)
Temmuz ayında ise pazarın performansı daha da dikkat çekici oldu. Otomobil ve hafif ticari araç pazarı, geçen yılın aynı ayına kıyasla %14,55 büyüyerek 107.718 adetlik satışa ulaştı. Bu artış, özellikle tatil sezonu etkisi, kampanyalar ve beklenti ertelenmiş taleplerin gerçekleşmesiyle açıklanabilir.
2025’in ilk 7 ayında SUV gövde tipindeki otomobiller, toplam satışların %62,6’sını oluşturdu ve 357.984 adetle liderliği korudu. Bu gövde tipini sırasıyla:
Sedan: %22,2 (126.928 adet)
Hatchback (H/B): %14,4 (82.184 adet)
SUV modellerin pazardaki bu güçlü konumu, hem şehir içi kullanımda sunduğu yüksek görüş ve konfor hem de arazi kabiliyeti ve yüksek vergi dilimi altında sunulabilen kompakt SUV çözümleri sayesinde güçleniyor.
Vergi avantajı ve yakıt ekonomisi, tüketici tercihini küçük ve orta segment araçlara yönlendirdi. Pazarın %81,5’i A, B ve C segmentlerinde yoğunlaştı:
Segment | Satış Adedi | Pazar Payı |
---|---|---|
C Segmenti | 318.343 | %55,6 |
B Segmenti | 145.595 | %25,4 |
A-B-C Toplam | ≈583.938 | %81,5 |
Bu durum özellikle filo kiralama şirketleri ve orta gelirli bireysel kullanıcıların kârlı sahiplik maliyeti gözetmesiyle açıklanabilir.
2025 yılında elektrikli otomobil satışları, geçen yıla göre olağanüstü bir artış gösterdi. Toplamda 103.310 adet elektrikli araç satılırken, bu pazarda dikkat çeken gelişmeler:
160 kW altı modellerde %108,6 artış (pazar payı: %14)
160 kW üstü modellerde %233,2 artış (pazar payı: %4,1)
Ayrıca hibrit otomobil satışları da %26,8 pay ile 153.363 adede ulaştı. Bu eğilim, özellikle şehir içi trafiğinde düşük yakıt tüketimi ve sessiz sürüş deneyimi arayan kullanıcıların ilgisini çekiyor.
Motor Tipi | Satış Adedi | Pazar Payı |
---|---|---|
Benzinli | 266.095 | %46,5 |
Hibrit | 153.363 | %26,8 |
Elektrikli | 103.310 | %18,1 |
Dizel | 45.678 | %8 |
LPG (Otogaz) | 3.752 | %0,7 |
Benzinli motorlar hâlâ en çok tercih edilen motor tipi olsa da elektrikli ve hibrit motorların toplamda %45’e yakın bir pazar payına ulaşması, yakın gelecekte elektrikli mobilitenin dominant olacağına dair güçlü bir sinyal veriyor.
Otomatik şanzımanlı satış: 541.388 adet (%94,6)
Manuel şanzımanlı satış: 30.810 adet (%5,4)
Bu oran, Türkiye’de özellikle şehir içi sürüş konforunun ne kadar önemli bir kriter haline geldiğini gösteriyor. Otomatik vitesli araçların artık ekonomik sınıfta bile yaygınlaşması, bu eğilimi destekliyor.
Hafif ticari araç segmentinde van tipi gövdeler, 104.271 adet satışla %72,7 pay aldı. İkinci sırada ise:
Van tipi araçların hem kargo taşımacılığında hem de şehir içi servis hizmetlerinde tercih edilmesi, bu segmentin büyümesine ivme kazandırıyor.
2025 sonunda 1 milyon adede yaklaşan bir toplam satış beklentisi, mevcut büyüme ivmesi korunursa gerçekçi görünüyor.
Elektrikli araç teşvikleri ve ithalat vergi düzenlemeleri, segmentler arası dengeyi etkileyecek.
SUV modellerin yükselişi, hem yerli üreticileri hem de ithalatçı markaları bu segmente daha fazla yatırım yapmaya yönlendirecek.
1600cc altı motorlara uygulanan yüksek ÖTV, segment kaymalarına neden oluyor.
Elektrikli araçlarda motor gücüne göre vergi uygulaması, daha düşük güçlü EV’lere olan talebi patlattı.
Tesla, MG, BYD gibi markalar elektrikli segmentte agresif büyürken;
Renault, Fiat, Hyundai gibi markalar B-C segmentte yüksek hacim odaklı konumlarını koruyor.
Türkiye’deki üretim yapan markalar (Tofaş, Toyota, Hyundai) ise vergi avantajı ve kısa teslim süreleriyle öne çıkıyor.
Ocak-Mart: Sakin satış dönemi, filo teslimatları ağırlıklı
Nisan-Mayıs: Bayram öncesi kampanyalar, tüketici talebinde artış
Haziran: Düşük kur avantajı ile ithal modellere yönelim
Temmuz: Tavan yapan satışlar, %14’ün üzerinde yıllık büyüme
Yüksek vergi diliminden kaçanlar, C segmenti kompakt SUV’lara yöneliyor.
Giriş seviyesi EV kullanıcıları, 160kW altı, şehir içi menzil odaklı modelleri tercih ediyor.
KOBİ ve servis işletmeleri, van tipi hafif ticari araçlarda 2.el değer korumasına önem veriyor.
2025’in ilk 7 ayı itibarıyla Türkiye otomotiv pazarı yeniden ivme kazanmış durumda. Tüketici tercihlerinde açıkça görülen yönelimler, üretici ve distribütörlerin stratejilerini yeniden şekillendirmesine neden oluyor. Özellikle elektrikli araçların çift haneli büyümesi, 2026 sonrasında pazarda daha güçlü bir dönüşüm olacağını işaret ediyor.
Okuyucularımıza önerim: Önümüzdeki aylarda hem döviz kuru gelişmeleri hem de vergi düzenlemeleri yakından izlenmeli. Zira bu iki unsur, araç fiyatları ve satın alma kararlarını derinden etkileyecek.
GÜNDEM
05 Ağustos 2025GÜNDEM
05 Ağustos 2025GÜNDEM
05 Ağustos 2025GÜNDEM
05 Ağustos 2025GÜNDEM
05 Ağustos 2025GENEL
05 Ağustos 2025GENEL
05 Ağustos 2025FORMULA
05 Ağustos 2025