Fiat Chrysler Automobiles ve PSA Grubu’nun birleşmesiyle 2021 yılında kurulan otomotiv devi Stellantis NV, küresel otomotiv pazarında yaşanan ciddi dalgalanmaların gölgesinde lider değişikliğine gitti. Carlos Tavares’in Aralık ayında görevden alınmasıyla boşalan CEO koltuğuna, şirketin Kuzey Amerika operasyonlarını yöneten Antonio Filosa getirildi.
Filosa, 23 Haziran 2025 tarihi itibariyle yeni görevine başlayacak. Zorlu ekonomik koşullar, küresel rekabet ve iç pazarlarda daralan taleplerle karşı karşıya olan Stellantis’in yeni CEO’su, şimdiden büyük bir sorumluluğun eşiğinde.
Antonio Filosa, Stellantis bünyesinde daha önce Ekim 2024 tarihinden bu yana Kuzey Amerika Operasyon Müdürü olarak görev yapıyordu. Bu görevi süresince bölgedeki satışların daraldığı, maliyetlerin arttığı ve rekabetin şiddetlendiği bir döneme tanıklık etti. ABD Başkanı Donald Trump’ın uyguladığı ithalat tarifeleri, otomobil fiyatlarının artmasına ve tedarik zincirlerinde ciddi aksamalar yaşanmasına neden oldu.
Bu gelişmeler üzerine Filosa, şirketin ABD pazarındaki satış sunumunu ertelemek zorunda kaldı. Ancak zorluklar yalnızca ABD ile sınırlı değil. Çinli otomobil üreticisi BYD başta olmak üzere birçok Çin merkezli firma, rekabetçi fiyat politikaları ile Avrupa pazarında hızlı bir yayılım gösteriyor. Bu durum, Stellantis için Avrupa’da rekabet baskısını artırıyor.
Stellantis Yönetim Kurulu Başkanı John Elkann, bu sıkıntılı dönemde bayilerle ilişkileri düzeltmeye ve yerel üretimin sürdürülmesi için hükümetlere güvence vermeye yönelik yoğun çaba sarf ediyor. Ancak özellikle Avrupa’daki yeni otomobil talebinin durgun seyretmesi, Filosa’nın işini daha da zorlaştıracak gibi görünüyor.
Stellantis’in 2024 yılına ait ilk çeyrek finansal verileri, şirketin zorluklarla karşı karşıya olduğunu açıkça ortaya koydu. Kuzey Amerika pazarında yüzde 20 oranında düşen sevkiyatlar, genel toplamda yüzde 9’luk bir azalmaya neden oldu. Bu rakamlar, şirketin daha büyük bir krize sürüklenmemesi adına radikal kararlar alması gerektiğini gösteriyor.
Bloomberg’in analistlerinden Michael Dean, Antonio Filosa’nın CEO olarak atanmasının, “kritik bir müdahale” olduğunu belirtti. Dean’e göre bu değişiklik, özellikle Kuzey Amerika’daki düşüş eğilimini tersine çevirmek için gerekli bir adım.
Filosa’nın atanmasının ardından, Stellantis hisseleri Milano borsasında yüzde 1 oranında artış gösterdi. Her ne kadar bu artış, yıl başından bu yana yaşanan yaklaşık yüzde 26’lık değer kaybını telafi etmese de, yatırımcıların yeni yönetime dair umut taşıdığını gösteriyor.
Yeni CEO Antonio Filosa’nın göreve başlamasıyla birlikte, Stellantis’in stratejik rotasında bazı değişiklikler bekleniyor. Şirketin mevcut yönü; elektrikli araçlara yatırım, yerel üretimin teşviki, dijital dönüşüm projeleri ve müşteri deneyimi odaklı satış modeli gibi alanlarda yoğunlaşıyor.
Filosa’nın Kuzey Amerika operasyonlarında gösterdiği başarı, onu bu pozisyon için güçlü bir aday haline getirdi. Özellikle şirketin üretim hatlarında uyguladığı otomasyon çözümleri, tedarik zinciri iyileştirmeleri ve bölgesel pazar analizleriyle dikkat çekti.
Bunlara ek olarak, Filosa’nın çevresel sürdürülebilirlik, karbon nötr üretim, ve yeşil enerjiye geçiş gibi konularda da adımlar atması bekleniyor. Çünkü günümüz otomotiv endüstrisi artık yalnızca satış ve üretim değil, aynı zamanda çevresel ve sosyal sorumluluklarla da ölçülüyor.
BYD, Nio, Xpeng gibi Çinli markalar, son yıllarda hem kalite hem de fiyat açısından Avrupalı otomobil üreticilerine ciddi bir alternatif haline geldi. Özellikle elektrikli araçlar segmentinde rekabetin keskinleşmesi, Stellantis’in Avrupa’daki hakimiyetini sarsıyor. Bu da Filosa’nın, şirketin Avrupa operasyonlarını yeniden yapılandırması gerektiği anlamına geliyor.
Avrupa’daki bazı hükümetler, Çin menşeli araçlara karşı gümrük vergilerini artırmayı veya teşvik programlarını yerli üreticilere yönlendirmeyi planlıyor. Bu durum, Stellantis için kısa vadede avantaj sağlayabilir. Ancak uzun vadede teknoloji yatırımları ve fiyat rekabeti olmadan bu yarışta ayakta kalmak zor.
Yeni CEO’nun görev süresince bu alanda çevik stratejiler geliştirmesi, pazar analizlerine dayalı yeni modeller üretmesi ve müşteri ihtiyaçlarını daha iyi anlayan satış kanalları oluşturması bekleniyor.
2025 yılı itibarıyla otomotiv endüstrisi, elektrikli araçlar, otonom sürüş sistemleri, sürdürülebilir malzeme kullanımı ve dijital müşteri deneyimi gibi trendlerle şekilleniyor. Stellantis gibi dev bir oyuncunun bu dönüşüm sürecine ayak uydurması, yalnızca şirketin değil, Avrupa ve Amerika’daki otomotiv pazarının da geleceğini belirleyecek.
Antonio Filosa’nın CEO koltuğundaki ilk adımları, yalnızca bir yöneticinin değil, bir sektör liderinin sorumluluğunu taşıyacak nitelikte olmalı. Geleceğin mobilite vizyonuna uygun adımlar, hem yatırımcıların hem de tüketicilerin gözünde şirketin güvenilirliğini artıracaktır.
www.otomobilhaber.com olarak bu kritik dönemde Stellantis’in atacağı her adımı yakından takip ediyor, otomotiv dünyasındaki tüm gelişmeleri sizlere en güncel ve doğru şekilde aktarıyoruz. Detaylar için www.otomobilhaber.com adresini ziyaret edebilirsiniz.
GÜNDEM
11 Haziran 2025GÜNDEM
11 Haziran 2025GÜNDEM
11 Haziran 2025GÜNDEM
11 Haziran 2025GÜNDEM
11 Haziran 2025GENEL
11 Haziran 2025GENEL
11 Haziran 2025FORMULA
11 Haziran 2025