9 Ağustos 1965. İngiltere’nin Langley kentinde sıradan bir yaz sabahıydı. Fakat o gün üretim bandından inen bir araç, yalnızca bir modelin değil, bir devrin başlangıcı oldu. O araç Ford Transit’ti. Ve bu yaz, Ford Transit 60 yaşında.
Birçok kişi onu sadece “bir van” olarak bilir. Oysa Transit, Avrupa’nın sokaklarında sadece yük değil, tarih taşıdı. Kimi zaman bir fırıncının ekmeğini zamanında ulaştırmasını sağladı, kimi zaman bir tiyatro kumpanyasının dekorlarını yeni bir sahneye taşıdı. Bugün geriye dönüp baktığımızda, aslında o her zaman bizimleydi — gözümüzden uzakta ama hayatın tam merkezinde.
Avrupa’nın sanayileşme serüveninde Transit’in payı bir dipnot değil, ana hatlardan biri. 1967 yılında Ford Otosan’ın Gölcük’teki fabrikasında üretimine başlanan Transit, sadece Türkiye’de değil, tüm Avrupa’da ticaretin sırtını yasladığı bir omuz haline geldi. Cebr’in(Ekonomi ve İşletme Araştırmaları Merkezi) 2024 raporuna göre van kullanan işletmeler Avrupa ekonomisine 1 trilyon avroluk katkı sağladı. Eğer bu işletmeler bir ülke olsaydı, Avrupa’nın altıncı büyük ekonomisi olacaklardı. Ve işte o ülkenin taşıyıcısı, Transit’ti.
Bugün Avrupa sokaklarında 10 araçtan biri Ford Transit ailesinden. Ford Pro Avrupa Genel Müdürü Hans Schep’in ifadesiyle, “Transit artık görevi tamamlamanın eş anlamlısı”. Çünkü o, yükünü taşırken bir işi tamamlar, bir hayali hayata geçirir, bir siparişi zamanında ulaştırır. Her zaman görevin başındadır, bazen görünür, bazen sessiz.
Ford Transit’in hikâyesi, aynı zamanda Türk mühendisliğinin de yükseliş hikâyesidir. 1967’de başlayan yerli üretimle birlikte Transit, sadece bir otomotiv ürünü değil; Ford Otosan’ın mühendislik vizyonunun ve Türkiye’nin üretim gücünün sembolü oldu.
Ford Türkiye İş Alanı Lideri Özgür Yücetürk’ün sözleriyle: “Transit artık sadece bir araç değil; işin kendisine değer katan, güvenilir bir yol arkadaşı.” Bugün Gölcük ve Yeniköy fabrikalarında geliştirilen Transit’ler, Avrupa’ya ihraç ediliyor ve Kocaeli’nin limanlarında dünyaya açılan bir mühendislik gururu olarak yollara çıkıyor.
Ford’un 1967 yılına ait reklamlarında, mesleklerin araç beklentileri incelikle ele alınıyordu: “Fırıncılar raf ister, kuru temizlemeciler yüksek bölme, manavlar geniş tepsi alanı…” Ford bu beklentileri karşılamakla kalmadı, onlara yön verdi. Her sektöre göre özelleştirilen Transit versiyonları, ticari araç kavramını sadece bir ulaşım aracı değil, iş ortağı haline getirdi.
Bugün bu felsefe, elektrikli modellerle ve dijital çözümlerle devam ediyor. Ford Pro’nun sunduğu yazılım, şarj ve filo yönetimi hizmetleriyle artık Transit’ler sadece yük taşıyan değil, veri de toplayan, analiz eden ve işletmelere stratejik içgörü sunan akıllı araçlar haline geldi. Cebr’in verileri gösteriyor ki, elektrikli van kullanan küçük işletmeler sadece çevreye değil, cebine de katkı sağlıyor; üç yıl içinde araç başına 14 bin avro tasarruf mümkün.
Transit’in 60 yılı bir otomobilin ömründen çok daha fazlası. O, yeri geldiğinde polis aracı oldu, ordulara hizmet etti, esnafın rızkını taşıdı. Yollar değişti, motorlar elektriklendi, veri tabanları büyüdü ama değişmeyen bir şey vardı: Güven.
Ford Transit, 60 yıl boyunca sadece yollarda değil, ekonomilerin gelişiminde, sektörlerin dönüşümünde, hayallerin taşınmasında rol aldı. Artık geçmişin efsanesi değil, geleceğin çözümü de o.
Kimi zaman sabahın ilk ışıklarında bir sokakta, kimi zaman büyük bir fabrikanın önünde ya da bir köy yolunda karşılaşırsınız onunla. Ve her defasında sessizce işini yapmaya devam eder. Tıpkı 1965’te başladığı gibi…
Çünkü Transit, yolda olmakla kalmaz; yolun kendisidir.
GÜNDEM
26 Haziran 2025GÜNDEM
26 Haziran 2025GÜNDEM
26 Haziran 2025GÜNDEM
26 Haziran 2025GÜNDEM
26 Haziran 2025GENEL
26 Haziran 2025GENEL
26 Haziran 2025FORMULA
26 Haziran 2025